Kimse Yokmu Derneğine Bağış Yapılmasının Örgütsel Faaliyet Kabul Edilemeyeceği

Bursa Ceza AvukatıKİMSE YOKMU DERNEĞİNE BAĞIŞ YAPILMASININ ÖRGÜTSEL FAALİYET KABUL EDİLEMEYECEĞİ

Terörle Mücadele Kanununun 1. Maddesine göre TERÖR “Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasî, hukukî, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.” şeklinde tanımlanmaktadır.

TMK 7. Maddeye göre TERÖR ÖRGÜTÜ “Cebir ve şiddet kullanılarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemleriyle, 1 inci maddede belirtilen amaçlara yönelik olarak suç işlemek üzere, terör örgütü kuranlar, yönetenler ile bu örgüte üye olanlar Türk Ceza Kanununun 314 üncü maddesi hükümlerine göre cezalandırılır. Örgütün faaliyetini düzenleyenler de örgütün yöneticisi olarak cezalandırılır.” şeklinde geçmektedir.

TMK’ya göre bir eylemin terör eylemi olabilmesi için olmazsa olmaz şartı cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden birini kullanmaktır. Kişi bunlardan herhangi birini kullanmadığı taktirde terör eylemini gerçekleştirmiş sayılmaz.

Silahlı örgüt Türk Ceza Kanunu’nun 314’üncü maddesi ile düzenlenmiştir. Maddeye göre TCK 302 ve devamı maddelerdeki suçları işlemek amacıyla kurulan örgütler silahlı örgüttür.

Bu suçlar nelerdir?

4’üncü Bölüm

Devletin Birliğini ve Ülke Bütünlüğünü Bozmak (madde 302)
Düşmanla işbirliği yapmak (madde 303)
Devlete karşı savaşa tahrik (madde 304)
Yabancı devlet aleyhine asker toplama (madde 306)
Askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma(madde 307)
Düşman devlete maddi ve mali yardım( madde 308)

5’inci Bölüm

Anayasayı ihlal (madde 309)
Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırı (madde 310)
Yasama organına karşı suç (madde 311)
Hükûmete karşı suç (madde 312)
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetine karşı silâhlı isyan (madde 313)
Silâh sağlama (madde 315)
Suç için anlaşma (madde 316)

Silahlı Örgüt bu suçlardan birini veya bir kaçını işlemek üzere kurulan örgüttür.  Silahlı örgüt kurucusu veya yöneticisi olmanın cezası 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıdır. Silahlı örgüt üyesi olmanın cezası 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.

Bilmek ve istemek. Silahlı örgüt kurucusu, yöneticisi veya üyesi olma suçunun oluşması için kişinin örgütün amaçlarını bilerek, yani yukarıda madde madde sayılan TCK 302 ve devamı maddelerdeki suçu işleme amacını bilmesi ve istemesi gerekir. Örgütün bu suçları işleme amacından habersiz kişilerin bir şekilde bu örgüt ile temasta bulunmuş olmaları bu suçların oluşması için yeterli değildir. Kişinin örgütün amaçlarını bilmesi ve bu amaçların gerçekleşmesini istemiş olması somut delillerle ispatlanmalıdır.

Aşağıda paylaşılan kararda da aslında örgütle organik bağ aramaktadır. Bu organik bağın delillendirilmesi gerekmektedir. Bu bağ ispatlanmadığı takdirde beraati gerekmektedir. En başından bu yana  söylediğimiz gibi ortada bir örgüt varsa bu örgüte üye olarak kişilerin cezalandırılabilmesi için bu örgütün kuruluşunu, amacını, örgüt yapılanmasını ve faaliyet yöntemlerini bilmesi ve bu doğrultuda hareket etmesi gerekmektedir. Kişinin bunları kabul ederek hareket etmesi durumunda örgütle organik bağı ortaya çıkacak ve cezalandırılacaktır. Aksi taktirde kişi veya kişiler hakkında beraat verilmesi gerekmektedir. Aşağıdaki karar da tam olarak bu yönde verilmiş bir karardır.

Kişilerin örgütle organik bağlarının ilk derece ve istinaf mahkemelerince detaylı değerlendirilerek karar verilmesi hem hukuk hem mahkemeler açısından elzemdir. Ceza davalarında işlerin uzaması birçok meslektaş gibi ceza avukatlarını da müvekkilleri de yıpratmaktadır. Bu şekilde Yargıtay ilgili dairelerinden bir kararın çıkması uzun yılları alabilmektedir. Geç gelen adalet adalet değildir sözünden hareketle ilk derece ve istinaf mahkemelerinin de bu yönde kararlarının artması ümidiyle.

 

Bursa Ceza AvukatıYargıtay 3. Ceza Dairesi

2022/33797 E. , 2022/5576 K. “İçtihat Metni”

İNCELENEN KARARIN Mahkemesi : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi

İlk Derece Mahkemesi : Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.05.2019 tarih ve 2018/255-2019/242 sayılı kararı

Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etme

Hüküm : TCK’nın 314/3 ve 220/7 maddeleri delaletiyle 314/2, 220/7-2. cümle, 3713 sayılı Kanunun 3-4-5/1,  TCK’nın 62, 53/1-2-3 maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi

Bölge adliye mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;

Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;

Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

Kuruluş, amaç, örgüt yapılanması ve faaliyet yöntemleri dairemizin 2015/3 Esas sayılı kararında anlatılan ve nihai amacı, Devletin Anayasal nizamını cebir ve şiddet kullanarak değiştirmek olduğu anlaşılan FETÖ/PDY terör örgütünün başlangıçta bir ahlak ve eğitim hareketi olarak ortaya çıkması ve toplumun her katmanının büyük bir kesimince de böyle algılanması, amaca ulaşmak için her yolu mübah gören fakat sözde meşruiyetini sivil alanda dinden, kamusal alanda ise hukuktan aldığı izlenimi vermek için yeterli güce ulaşıncaya kadar alenen kriminalize olmamaya özen göstermesi gerçeği nazara alındığında, örgütün nihai amacını bildiği, örgütle organik bir bağ kurarak hiyerarşisine dahil olduğu yönünde herhangi bir delil bulunmayan sanığın, mahkeme kabulünde yer alan ve dosya kapsamına yansıyan deliller itibariyle örgütle iltisaklı Kimse Yok Mu Derneğine bağış yaparak yardımda bulunmasının örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği gözetilerek, örgüte yardım suçundan mahkumiyetini gerektirir her türlü şüpheden uzak delil bulunmayan sanığın atılı suçtan beraati yerine delillerin değerlendirilmesinde düşülen yanılgı sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

 

Bursa’da Ceza Davaları Avukatlık Hizmeti

Bursa’da ceza davalarında avukatlık hizmetleri sunan Kemal Uslu Avukatlık Büromuzun web sitesine girerek “İletişim” sayfamızdan bizlere ulaşabilirsiniz. Bu sayede Ceza Hukuku kapsamında yer alan hizmetlerden yararlanabilir, hem danışmanlık hem de avukatlık arayışınıza bir son verebilirsiniz.

Lütfen bizimle iletişime geçin.

Web sitemizde size mümkün olan en iyi deneyimi sunmak için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.
Kabul.
Privacy Policy